21 Ağustos 2011 Pazar

Evden Maceralar



Okurcum hayal et, hiç tanımadığın bir insan sana doğru gülümseyerek geliyor ve garip garip hareketler yaparak elini, kolunu, g*tünü, başını elleyerekten, mıncıklayaraktan seni sevmeye başlıyor. Ne yapardın?

İşte bu tam da oğlumun başına hergün gelen bir olay. Hayır herkes neden elleyerek sevmek zorunda yahu. Geçen balıkçıya gittik garson kafasını bir sevdi çocuğun, bütün gece kafa balık koktu. Tamam kabul etmek gerekir ki bizimki de insanın içinde mıncırma dürtüsü uyandırıyor, herif  Michelin Adamı  gibi ama biraz duyarlılık nütfen.

Evde pırtlama konusunda amansız bir rekabet sürüp gidiyor. Geçende küçük oğlum Ali ile çok romantik anlar yaşıyoruz, maviş gözleriyle bana bakıyor, ben de gıdıkından, ellerinden kollarından öpüyorum. O sırada yatağının üstünde dönen oyuncakta Bach’ın bir eseri çalmaya başlıyor, gözlerim yaşarıyor, bu herif bana armağan diye düşünüyorum, sonra, kıçı hafif bana çevirip ZooORtt!! Bir gülümseme suratta. Gülmekten altıma ediyorumJ

Sonra büyük oğlum Püskül, oyun oynuyoruz, hadi zıpla oğlum, atla oğlum, elimdekini al oğlum dememe kalmıyor. ZaAaRrT. Püskül’ün tepkisi daha profesyonel. Allah allah o ses de nerden geldi dercesine arkasına dönmeler, kıçı koklamalar, böyle bi şaşırmış ayakları. Yeter ulan, oksijenimi tükettiniz be.

Okurcum, Ali birkaç aylıkken Zö-Bebek isimli dükkana gittik. Eşim bişiler bakıyor, biz de Ali ilen kokona teyzelerin ortasına düştük. Ay tatlım, balım, yirim seni, ısırırım, pısırırım falan fişmekan derken bizimki bir kusmuk kütlesini tam ortalarına bırakıverdi J hepsi ya ben don bakacaktım, ben şunualacaktım filan diyerek kaçıştı. Ben de kusmuğu bırakamadım. Racon da bilmiyorum, kakasını yapmış Püskül gibi birinin alması için başında bekledik oğlumla. Neyse sonra dükkancılar alışkınmış, temizlikçi gelip halletti. Biz de koşarak uzaklaştıkJ

Bir de okurcum dünyanın en gereksiz insanları caddede motorlarını patlatırcasına bağırtarak yarış eden Hanzolar bu böyle biline.

Günü özlü sözü; Hayalindeki işi yapamıyorsan, yaptığın iş hakkında hayaller kur. 

18 Ağustos 2011 Perşembe

Oğul'a Öğüt




Oğul’a Öğüt

Öyle ucundan azcık sevmeler yok bizim ailede,

Sevdin mi kucak dolusu, yürek dolusu seveceksin.

Babam deyip bir yürek dolusu kucaklayacaksın mesela.

Çünkü biz yüreği 3'e 4'e bölmeyi, aileye pay etmeyi öğrendik atadan, koşulsuzca.

Aileni çok büyük seveceksin oğlum,

Öyle çok seveceksin ki iyi insan olacaksın, gaddar olamayacak, kimseye kıyamayacaksın.

Öyle çok seveceksin ki, ülkene bağlı kalacak, kolay kolay bırakamayacaksın.

Öyle çok seveceksin ki sonunda sen de güzel bir aile kuracaksın.

Dolup taşan bir hayatın olacak;

Öyle çok seveceksin ki,

Sonsuza dek yalnız kalmayacağını bileceksin. 

Sonunda ellerinde eller, gülümseyerek öleceksin.

12 Ağustos 2011 Cuma

Ali bey ile Söyleşi


Muhabir: Ali bey yepyeni bir hayata başladınız duygularınız nelerdir?

Ali: Valla duygularımı fotoğrafta açıkca belli ettiğimi düşünüyorum, elimizden geleni yapıp vatana millete hayırlı bir evlat olmaya çalışacağız. Ama yönetime büyük görev düşüyor bu konuda, sütüdür, mamasıdır, oyuncağıdır, okuludur, arabasıdır, harçlığıdır, masraftan kaçmamaları gerekiyor.

M: Peki bulunduğunuz yerden mutlu musunuz?

A: Ya sonuçta bu takımın alt yapısında yetiştik. Beni bir mercimekten var ettiler, hiç değilse bile bir vefa borcumuz var. Gerçi eğlenceli keratalar şimdi haklarını yememek lazım.

M: Peki Ali bey size birtakım kelimeler söyleyip sizin için ne ifade ettiğini soracağım..

A: Dur bebeğim, ayak baş parmağımı emmeyi bitirdikten sonra cevaplayacağım. MmMhMzz.. Tamamdır.

M: Baba

A: Güvenlik, dünyada senin için canını verebilecek en iri insan sonuçta, herif nerdeyse 90 kilo.

M: Anne

A: Mutluluk, hadi ama hangimiz yemek yemekten mutlu olmayız. Kadın sonsuz bir maden dostum.

M: Aile

A: Komedi dans üçlüsü, valla ben ağlamayayım diye babam genelde piyasa ve kafkas dansları sergiliyor, annem çiftetetelli performans, püskül abi de manyak dansı yapıyor. Çok komikler lan, bir ağlamam yetiyor hepsini zıplatmaya.

M: Sabah

A: Çığlık, artık sabahları kalkınca kıçım yırtılana kadar çığlık atıyorum. Ben uyanınca herkesler uyansın, gerçi annem babam kalkıyor, gözlerden uyku akıyor ama beni görünce gülüyorlar. Ağırıma gidiyor, neymiş çok tatlı oluyormuşum, ben ciddi birşey yapmaya çalışıyorum.

M: Peki Ali bey, yeni başlayacak arkadaşlara önerileriniz nelerdir?

A: Dostum, evin patronu sizsiniz, ağlıyosun kucağına alıyor, höt yapıyosun yemek veriyor, zort diyosun gaz ilacı. Bu fırsatı iyi kullanın, mesela ben bir hata yaptım geceleri bunları az da olsa uyuttum. Geçende aralarında konuşurlarken duydum Fatmaların Birol varmış, gece 5 dakkada bir uyanıyormuş. Ama sen duur, ben diş çıkarırken biliyorum yapacağımı.

Kapanışı babamın geçen gün beni eğlendirmek için yazdığı bir şarkı ile yapmak istiyorum, Sulukule yöresinden bir parça:

Altını koydum kasaya,
Tabaaancayı da masaya,
Kızını bana vermezseeeen,
Sıkarım senin kafaya..
Nina rina nina, nina rina nina


7 Ağustos 2011 Pazar

Çaylak Baba Mutfakta



Okurcum şimdi sana çok büyük bir iyilik yapacağım. Kolay kolay yemek tarifleri vereceğim ki hem eşini, hem çocukunu mutlu edebilesin. Bak benimki ne kadan mutlu :) Hazırsan başlıyorum;

1. Kolay Mantı: Milföy Hamuru ile yapıyorsun okur. Çiğ kıymayı biber salçası, maydanoz ile karıştırıyorsun, içine biraz tuz. Bir milföy hamuru yaprağını dörde kes, her birinin içine kıymaları tutam tutam koy, dört kenardan yukarı toparlayıp elinle bastırarak ağzını kapa. 200 derecede kahverengi olana kadar pişir. Sarımsaklı yoğurdunu hazırla, tereyağının içine biraz salça atıp kavur, mantının üstüne yoğurt, onun üstüne de yağ. Bak sana söylüyorum, inanılmaz oluyor. Normal mantıdan daha çok seveceksin. Çok kolay lan, hatunlarında dibi düşer.

2. Süzme Mercimek Çorbası: Okur, yapmasını zor sanıyosun ama çok kolay lan. Bak her adam için 1 çay bardağı mercimeki kaynar suya koy. Bir yandan demlensin. Sen o arada bir tencerede tereyağı erit. Tereyağı ile birlikte bir bulyon erit, hangisini seviyorsan artık, tavuk, et farketmez. Sonra bir yemek kaşığı un kavur o tereyağında, sonra suyunu süzdüğün mercimekleri kat, biraz da öyle kavur, biraz tuz at ve kaynar su dök. Okur her zaman attığın tuz sana göre az olsun, eğer ihtiyacı varsa piştikten sonra kontrol eder katarsın. Fokur fokur edince altını kıs, 20 dakika sonra, blendırı tencerenin içine daldır, döndür, döndür, smooth (pürüzsüz, kremsi anlamında, santananın sevdiğim bir şarkısı) bir yapı elde edince bırak, bir 5 dakika daha kaynat, tuzunu kontrol et. Müthiş, enfes, bol gazlı geceler sizi bekliyor.

3. Patates Püresi ya da Mashed Potato: Dostum, bu da öyle sandığın kadar zahmetli bir iş değil. Kişi sayısına göre, her adam için 1 patatesi al, yıka ve mikrodalga'nın en yüksek devirinde  5 dakika tut. Patatesleri kontrol et, eğer tam yumuşak olmamışsa biraz daha tutarsın. Sonra buzz gibi suyun altına koy ki kolay soyulsun.  Büyük plastik bir kaba patatesleri doğra, soora eğer püre yapacaksan blendırı eline al, patateslere bir su bardağı süt dök ve blendır ile muhallebi kıvamına gelene kadar yardır. Ondan sonra derince bir tencere veya tavada tereyağını erit, bu patatesi dök ve kavur. Tuzunu ekle, servise hazır. Eğer Mashed Potato yapacaksan, patatesleri kaba doğradıktan sonra tereyağı, evdeki bilumum peynir çeşitleri ve biraz da krema ekleyip çatalla ez. Okur, karına her dediğini yaptıracaksın hazır ol.

4. Son olarak ROSTO: Okur, düdüklü kullanmayı öğrenmen lazım artık. Bildin mi, hani öten tencere. Neyse, et yemeği düdüklüsüz zor bu devirde. Dostum, kasaptan rostoluk et alacaksın, dana eti. Her kasaptan alma, Çiftehavuzlarda Nezih'in eti güzel, günaydın güzel, deneme yanılma ile bulman lazım. SAKIN Carrefour, Migros'tan et ALMA!! Et yemekten soğursun. Neyse, rostoluk etimizi düdüklüye koyuyoruz, kapağını kapatıp harlı ateşe koyuyoruz. (Hep ortanca ocağı kullan, en büyük yakabilir, en küçük pişirmez. ) Ötmeye başladığında altını kısıyoruz. Yarım saat pişiriyoruz. Açıp kontrol ediyoruz lokum gibi olmuş mu? Ohh mis. Daha sonrasında kaynar su, tereyağı, biraz salça, biber ve tuzdan oluşan sosumuzu hazırlıyoruz. Etleri ufak bir borcama koyup etlerin seviyesine gelecek şekilde sos koyuyoruz. 250 derecede 20 dakika ve sonra Mamma Miaaa. Yanına patates püresi ve pilav enfes olur.

Okur, Ali ile sevgilim uyandı. Onlarla ilgilenmem lazım. Bak yemekleri yapın, bana dua edeceksiniz. Sevgiler, öptümz..